27 Ekim 2019 Pazar

DENKLEME GEL


DENKLEME GEL

•ABD ve Rusya  birbirine rakip (Gerçek mi? Yalan mı?)
•Türkiye ABD ile stratejik ortak, NATO’da  müttefik, ama hava savunma sistemini Rusya'dan alıyor. Bu gidişte F-35 projesinden çıkarılırsa savaş uçaklarının da Rusya’dan alacak.
•Türkiye NATO'ya üye, ama NATO terör operasyonlarına karşı çıkıyor.
•Suriye'de askeri gücü olan devletlerin, hiçbirisinin Suriye ile sınırı yok.
•Terör örgütü üyelerinin rahatlıkla barındığı,her türlü desteği bulduğu olarak  Avrupa ülkeleri, aynı zamanda kendilerini en büyük insan hakları savucusu olarak lanse ediyor.
•Aynı kıtada olmayan Çin,Kanada,Japonya ve daha pek çok ülke de operasyona karşı olduklarını söylüyor.
•Arap ülkerinde yaşan halklar Türkiye'ye dua ederken, kukla yönetimler/yöneticiler, Türkiye'ye karşı çıkıyor.
•Teröristlere ve terör örgütlerine silah, para ve lojistik olarak destek veren batılı ülkeler, Türkiye'ye silah satışını durdurduklarını söylüyor.
•Suriye’de Eset yönetimi tamamen kağıt üstünde kaldı, Suriye'yi fiili anlamda Rusya yönetiyor.
•ABD, Suriye'deki rakibi Rusya'ya, müttefiki Türkiye'ye karşı Menbiç'i veriyor, Rusya da rejim askerlerini yerleştiriyor.
•Suriye'de büyük devletler birbiriyle çıkar mücadelesinder, ama hepsi bir olup, Türkiye'ye karşı birleşip cephe alıyor.
•İsrail 100 yıl öncesi gibi bekliyor:
1. Dünya savaşıyla, Osmanlı yıkıldı,
2. Dünya savaşıyla da Yahudilerin Filistin’e göçü sağlandı ve İsrail devletini kurmasının önü açıldı.
Şimdi de İsrail, Ortadoğu’da, yine büyük devletlerin eliyle, devletten ve insan arındırılmış bölgede, Arzı Mevut ( Vaat Edilmiş Topraklar )’ a Büyük İsrail devletini kurmak için şartların oluşmasını bekliyor.
•İçeride ise  siyasal muhalefet ve zinde güçler, Tüm dünyayı karşımıza aldık, Rusya’ ile masaya otur(10 maddelik anlaşma yapıldı) , Eset ile masaya otur, ABD’yi (13 Maddelik anlaşma yapıldı)  karşına alma, AB ile  anlaş...v.s, diyor.
Bu denklemden, Türkiye'nin operasyon dışında çıkacağı bir yol var mı?
Öncesinde tüm dünya yanımızdaydı da, şimdi mi karşımıza aldık?
Geri planda tüm yollar başta Büyük İsrail devletinin kurulmasına ve ekonomik çıkarlara dayanıyor.
Türkiye'deki 40 yıllık terörün, Irak'ın işgalinin, Suriye'nin bu hale getirilmesinin sebebi de budur.
ABD neden, İsrail'e taşeronluk yapıyor?
kısaca, Evanjelist ABD, Büyük İsrail devletini kurulmasını sağlayıp, tanrıyı kıyamete zorlayarak, Mesih’in inmesini sağlamaya çalışıyor.
Bu denklemin merkezinde olan ülke Türkiye’dir. Dolasıyla onlara göre yıkılması gereken ülke de Türkiye'dir.
Kurulan bu  küresel tezgahı bozacak, çözülmesi gereken denklemi çözecek alternatifsiz tek ülke yine Türkiye'dir.
Küresel güçler için 15 Temmuz başarılı olsaydı, her şey çok daha kolay olacaktı. Rabbim izin vermedi ve hevesleri kursaklarında kaldı.
Rabbim'in izniyle zafer inanların olacak İNŞAALLAH…





MEKTUP… HAKARET… CEVAP


MEKTUP… HAKARET… CEVAP

ABD Başkanı uluslararası teamüllere ve diplomatik nezaket üslubuna uygun olmayan bir mektup yazmış ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına göndermiş. Tabiatıyla bu durum ülkede bazı çevrelerce kabul edilemez olarak görülüyor ki doğrudur. Bu çevrelere göre bu mektupla ülkeye, millete ve Sayın Cumhurbaşkanına hakaret edilmiş, dolaysıyla karşı tarafa mutlaka aynı dille cevap verilmesi dile getiriliyor.
Bu çevrelerin niyet okuyuculuğuna girmeden olayı değerlendirelim.
 Şimdi olaya Cumhurbaşkanına hakaret ve cevap verme noktalarından ayrı ayrı bakalım.
İçerdeki o çevrelere hatırlatalım;
-Sizler; Cumhurbaşkanı TBMM geldiğinde ayağa kalkmıyorsunuz.
-Sizler; Cumhurbaşkanının verdiği hiçbir davete ve resepsiyona katılmıyorsunuz.
-Sizler; Cumhurbaşkanına ve ailesine ağıza alınmayacak kadar çirkin küfürler ve sövmelerle saldırıyorsunuz ve hakaret ediyorsunuz.
-Sizler; Cumhurbaşkanına hırsız, tek adam ve diktatör deme cüretini gösteriyorsunuz.
-Sizler: Cumhurbaşkanına karşı her türlü iletişim aracı üzerinden algı operasyonları yapıyorsunuz.
-Sizler; Cumhurbaşkanının kurduğu hükümete, hükümet üyelerine, danışmanlarına, mensubunu olduğu AKP’ne, onun yöneticilerine, teşkilat mensuplarına, parti üyelerine ve suçu sadece seçimlerde oy veren sade vatandaşlara her türlü hakareti yapıyorsunuz.
-Sizler; terör örgütleri ve mensupları ile kol kola yürüyorsunuz, onların sözcüsü gibi davranıyorsunuz.
-Sizler; AKP’sini, Cumhurbaşkanı hatta milletin bir kesimini ülke ve millet düşmanı dış mihraklara şikayet ediyordunuz.
-Sizler; Ekonomi başta olmak üzere, her alanda meydana gelen olumsuz gelişmeleri sevinçle, neşeyle karşılama basiretsizliğini her imkanı kullanarak gösterebiliyorsunuz.
-Sizler; ülke ve millete karşı, iç ve dış mihraklar tarafından yapılan sözlü, yazılı ve fiili her tür olumsuz harekete karşı çıkmıyorsunuz.
Bütün bunlar Cumhurbaşkanına, Cumhura ve ülkeye hakaret oluşturmuyor da; sabah söylediği ile akşam söylediği birbirini tutmayan, bunamış ve dengesiz birinin yazdığı mektup mu hakaret olarak görüyorsunuz?
Sizi gidi iki yüzlü riyakarlar! sahtekarlar!..
Sayın Cumhurbaşkanı, hükümet ve TBMM aldığı kararlar ve yapılan uygulamalarla; mektubu kaleme alana, ülkesine karşılığını vermiş ve vermeye de devam etmektedir.
Şöyleki;
- Pınar Barış harekatını başlatılarak,
- Her türlü destek verilen terör örgütü mensubu 800’e yakın kişi imha edilerek,
-Hareket için koyulan hedeflere ulaşılarak,
- İstenilen doğrultuda 13 maddelik anlaşma imzalatılarak.
-Dünyadaki imajına zarar verilerek ve verilmeye devam edilerek.
- Muhataplara ve Suriye’deki müttefiklerine uluslararası sahada, diplomasi ve askeri alanda ders verilerek,
-Muhatabın bölgedeki en büyük rakibi Rusya ile 10 maddelik anlaşma yapılarak.
Katmer katmer cevap verilmiştir. Bundan sonra cevaplar İnşaallah ardı sıra devam edecektir.
Anlayana!
Formun Üstü
Formun Altı


KUKLA ARAP BİRLİĞİ


KUKLA ARAP BİRLİĞİ

‘’Barış Pınarı Harekatı işgal ve Suriye’nin egemenliğinin ihlalidir. Türkiye’ye yaptırım konusunu değerlendiriyoruz.’’

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmet Ebu Gayt

Arap birliği genel sekreterine sormak lazım Türkiye’ye karşı böyle bir kararı alma  konusunda oldukça hızlı hareket etme cüretini gösteriyorsunuz da, kurulduğunuz 1945 yılından bu yana Arap ve İslam dünyasında gerçekleşen aşağıdaki olaylara karşı neler yaptınız?

-Irak işgal edilip iki milyon insan öldürüldüğünde, Coniler binlerce Iraklı kadına tecavüz ettiğinde, Ebu Gureyb’te Iraklılara köpeklerle işkence ettiğinde ne yaptınız?

-Suriye’ye 15 koalisyon ülkesi girdiğinde, İnsanların üzerine her gün bombalar yağdırıldığında, milyonlarca Suriyeli evini barkını bırakıp mülteci konumuna düştüğünde ne yaptınız? Koalisyonu oluşturan batılı ülkelere ne söylediniz? Onlara karşı ne yaptınız?

-İsrail Filistin’de yıllardır her Allah’ın günü çoluk çocuk, kadın erkek, genç ihtiyar demeden binlerce Müslümanı katlederken, onları evlerinden barklarından ederken, topraklarını haksız ve hukuksuz gasp ederken ne yaptınız?

-ABD Afganistan’ı işgal edip yüzbinlerce Afganlıyı katlettiğinde ne yaptınız?

-Libya’da insanlar bombalanıp katledildiğinde ne yaptınız?

-Yemen’de ortaya çıkan iç karışıklıkların sonucu olarak ülke büyük bir insani kriz ile karşı karşıya kaldığında, milyonlarca kişi insani yardım veya korumaya ihtiyaç duyarken; Yemen halkı, gıda yetersizliği ve sağlık sorunları nedeniyle hayatta kalma mücadelesi verirken, 20 milyondan fazla insan yeterli ve güvenilir gıdaya ulaşamazken, 8 milyona yakın kişi açlıkla mücadele ederken, 4,5 milyon kişi açlıktan ölümün eşiğindeyken ne yaptınız?

-Dünyanın diğer yerlerinde Müslümanlar haksızlığa saldırıya uğradığında, öldürüldüğünde sesiniz çıktı mı? neden emperyalistlere, sömürenlere, teröristlere, terör örgütlerine karşı ne yaptınız?

Hiç bir şey…Hiçbirine karşı hareket etmediniz/edemediniz… Ses çıkartmadınız/çıkartamadınız.
Sizin gibi Arap birliği olmaz olsun…

Sizler yüzüne tükürülecek ABD ve Emperyalistlerin Kuklalarısınız…Yazıklar olsun sizlere.

17 Ekim 2019 Perşembe

İŞTE YENİ TÜRKİYE! İŞTE YENİ YÖNETİM SİSTEMİ!

İŞTE YENİ TÜRKİYE!
İŞTE YENİ YÖNETİM SİSTEMİ
-Birkaç ülke haricinde, bütün tehdit, baskılara rağmen dünyayı karşına al.
-İç ve dış mihrakların muhalefetine kararlılıkla diren.
-Ülke ve milletin çıkarlarından asla geri adım atma.
-Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruma, ülkemizde misafir olan Suriyelilerin ülkelerine dönmesini sağlama, sınırlarımızda yerleşen terör unsurlarını yok etme ve 30km güvenli bölge oluşturma adına askeri harekat başlat.
-8 günde terörist unsurlarının savunma ve tahkimatını darma-duman et ve yaklaşık 700’e yakın teröristi imha et.
-Bütün bunlarla dünyaya ne kadar gözü kara olduğunu, ülke-milletin güvenliği ve birliği uğruna neler yapabileceğini göster. Kendini dünyaya bir kere daha ispat et.
-Sonra bu ülkeyi; oyalama taktikleri, tehdit, baskı, ekonomik ambargo ve her türlü algı operasyonları ile vazgeçirmeye çalışan güçler, çok kısa bir süre içinde gelen askeri başarıdan sonra taktik değiştirsin ve anlaşma noktasına gelmeye mecbur olsun.
-Bu işin başını çeken bölge ve 96 ülkede dünyanın jandarması konumunda olan ABD anlaşma için ikinci adamı başkan yardımcısı Mike Pence başkanlığındaki üst düzey heyetini Türkiye'ye göndermek zorunda kalsın.
-Bu bile başlı başına bu ülke yönetiminin diplomatik sahadaki zaferidir.
-Ankara’da 4 saat 20 dakika süren görüşmelerde Türkiye’nin bütün tezleri kabul etmek zorunda kal.
-İşte yeni Türkiye ve yeni yönetim budur beyler ve bayanlar…Siz ister tek adam, ister diktatör deseniz de…
-Evet, bu başarı eski Türkiye’de olmazdı, olamazdı…
-Birileri bu sonucu orasından burasından eleştirebilir, çekiştirebilir ve bu sonuca Fransız kalabilir. Çünkü bu ülkede maalesef bu zihniyetin hakim olduğu çok sayıda ne olduğu belirsizler var. Bunlara diyeceğimiz şudur; Yeni sitem ilk büyük sınavında hem askeri alanda hem de diplomasi de rüştünü ispat etmiştir.
-Bu sonuç aynı zamanda dünyadaki ezberleri de bozmuş, emperyalizme/emperyalistlere ağır bir mağlubiyet tattırmıştır. Rabbim bu ülke ve millete devamını nasip eylesin.
-Olay tamamen bitmiş değildir. Şartlarımız 5 gün içinde yerine getirilmezse Harekat kaldığı yerden devam edecek. İnşaallah verilen sözler zamanında yerine getirilir. Yoksa hakkın karşısında olanları daha ağır yenilgi bekliyor.!